eski çağlarda türkiye
ESKİ ÇAĞLARDA TÜRKİYE
Anadolu, jeopolitik konumu itibariyle akdeniz, karadeniz ve ege denizi ile çevrili, asya ile
avrupa arasında bir geçiş yoludur. Doğu-batı istikametinde hareket eden toplumlar
güzergah olarak anadoluyu kullanmışlardır. Bundan dolayı anadoluda birçok millet
medeniyet kurmuştur.Ayrıca doğuda ve güneyde Mezopotamya, İran, Mısır; Batıda
ise girit, miken, yunan ve roma kültürleri anadolu medeniyetlerini etkilemiştir.
Tarih öncesi dönemlerde anadolu
Anadolu, uygun iklimi ve verimli topraklarıyla yaşamaya elverişli bir ülkedir.Bundan
dolayı en eski dönemlerden beri anadoluda insanların yaşadığı kazılar sonucunda
ortaya çıkarılan eserlerden anlaşılmaktadır.
Anadolunun birçok yerinde yapılan kazılarda zengin bir kültür mirası ortaya çıkmıştır.
Anadolu'daki en eski yerleşim birimlerinin kalıntıları Burdur-Hacılar, Diyarbakır-Çayönü
ve Konya-Çatalhöyük'te ortaya çıkarılmıştır.Bu dönemde insanlar kerpiçten evlerde
oturmuşlar,odalarını renkli vazolar ve heykelciklerle süslemişlerdir.
Daha sonraki dönemlerde anadoluda truva, alişar ve alacahöyük önemli yerleşim
merkezleri olmuştur. Truvada yapılan kazılarda üst üste dokuz kattan oluşan bir yerleşim
merkezi ortaya çıkarılmıştır.Yozgat-Alişar ve Çorum-Alacahöyük'te ise kalkolitik devrine
ait eserler rastlanmıştır.Bu eserler arasında en çok dikkat çekenler; kral mezarları,boğa
geyik heykelleri, altın ve gümüş eşyalardır.